Dünyanın birçok yerinde mekân bulan “Yedi Uyurlar inanışının” Anadolu’daki en önemli merkezi “Tarsus’taki Eshab-ı Kehf Mağarası’dır.” Tarihi mekân, Tarsus’un 14 km. kuzeybatısında, Bencülüs Dağı eteklerinde bulunmaktadır. Doğal bir çöküntünün mağara şeklini aldığı yaklaşık 200 m2’lik kapalı bir alandan oluşmakta olup, mağaraya yürüyüş zemininden 15 basamaklı bir merdivenle inilmektedir. Mağaranın hemen üzerinde bir cami yer almaktadır. Yapım tarihi 1872 olan camiye sonradan üç şerefeli bir minare daha eklenmiştir. Eshab-ı Kehf ile ilgili günümüze ulaşan pek çok bilgi ve belge bulunmaktadır. Zamanı kesin bilinmeyen olayın Müslümanlar ve Hıristiyanlarca anlatılması, Kuran-ı Kerim’de Kehf Suresi adıyla yer alması, anılan mekânın önemini göstermektedir. Olay bugün değişik şekillerde anlatılsa da özünde aynı bilgiler bulunmaktadır. St. Paul’un Hıristiyanlık kurallarını yaydığı tarihlerden uzun bir süre sonra, Roma İmparatoru Dakyanus Tarsus’a gelmiştir. Çok tanrılı dönemde tek tanrıya inandıkları için gençleri huzuruna çağırarak, onlara Roma dinine bağlı kalmalarını, aksi takdirde kendilerini cezalandıracağını söylemiştir. Tek tanrıya inançlarından vazgeçmek istemeyen bu gençler, imparator tarafından verilen birkaç günlük zamandan yararlanarak Tarsus yakınlarındaki bu mağaraya sığınmışlar ve orada mucizevi bir şekilde 309 yıl süren bir uykuya yatmışlardır. İçlerinden ilk uyanan Yemliha, yiyecek almak için kente gittiğinde, her şeyin değiştiğini görür. Elindeki paranın çok eski olduğu ve anlattıklarının akla uygun olmadığı anlaşılınca, şehir halkı onunla beraber mağaraya gider. Ancak mağarada yedi yavru kuşun tünediği bir yuvadan başka bir şey göremezler. Günümüzde “İnanç Turizmi ve Kültür Turizmi” kapsamında yapılan seyahat güzergahları arasında bulunan tarihi mekân, yapılan düzenlemelerle Tarsus’un önemli bir turizm merkezi haline gelmiştir
Google Haritalarda Gör Geri Dön